Yargıtay
1.Hukuk Dairesi
Esas: 2017/ 245
Karar: 2020 / 763
Karar Tarihi: 11.02.2020
Davacı, kardeşleri ... ve... ile birlikte yaşadığını, kendilerine intikal eden taşınmazların kira gelirlerini kardeşi ...in tahsil ettiğini ancak ilerlemiş yaşının getirdiği akıl zayıflığı nedeni ile kira tahsil işlerini yapamadığını, ayrıca uzun zamandır alzeihmer hastası olduğunu, bu aşamada tanıştıkları davalı ...'ın kardeşi ...’i kandırarak elinden vekaletname aldığını, kira tahsili için düzenlendiğini bildirdiği vekaletnameyi kullanarak çok sayıda taşınmazı 3. kişilere aktardığını, dava konusu taşınmazı da adına tescil ettirdiğini, satış işlemlerinin bedelsiz ve kardeşi vekil ...’in işlem sırasında ehliyetsiz olduğunu ileri sürerek 1130 ada 67 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, taşınmazı devreden ...'ın satış tarihi itibarıyla temyiz kudretinin bulunduğunu, iyiniyetli olduğunu, rayiç bedellerini ödeyerek dava konusu taşınmazı satın aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava dışı ...'ın vekaletname tarihi ve satış tarihinde fiil ehliyetini haiz olmadığı, davalının ediniminin yolsuz tescil niteliğinde olup davalının iyiniyet ilkesinden yararlanamayacağı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
… KARAR:
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Yargıtay
1.Hukuk Dairesi
Esas: 2018/ 3948
Karar: 2020 / 768
Karar Tarihi: 11.02.2020
Davacı, mirasbırakanı ...'ın 2857 ada 2 parsel sayılı taşınmazını ilk eşinden olma çocuklarından mal kaçırmak amacıyla ikinci eşi ...'ya devretmek istediğini, tapuda işlem yapılırken taşınmazın 1/2 payının ...'ya, 1/2 payının da kızı ...'nin kocası olan davalı ...'a devredildiğini; ...'ın, mirasbırakan İbrahim ile babaannesi ...'yı kandırarak bu payı adına tescil ettirdiğini; sonradan taşınmazın üçüncü kişilere satıldığını, elde edilen paranın bir kısmı ile babaannesi ...adına 127 ada 54 parseldeki bir dairenin alındığını, kalan paranın da davalı ... tarafından kendi babasına ait taşınmaza dublex daire yapımında kullanıldığını; babaannesi ...'nın ölümünden sonra da dairenin tamamının kendisine verilmesi gerekirken yarı payının davalı ... adına tescil edildiğini; işlemlerin muvazaalı olduğunu ve miras payının zedelendiğini ileri sürerek, 127 ada 54 nolu parseldeki dairenin davalı ... adına olan payının iptaliyle adına tesciline; 2857 ada 2 nolu parselin satılması nedeniyle zedelenen miras payı karşılığında da tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalılar ... ile kocası ..., iddiaların doğru olmadığını, muvazaa bulunmadığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, iddiaların kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar Dairece ‘’...Somut olayda, dava dilekçesinin içeriği ve iddiaların ileri sürülüş biçiminden; muris İ.G.'ın dava konusu 2857 ada 2 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak eşi ...ile damadı ...'a yaptığı temlik hakkında "taraf muvazaası" ve "hile" hukuksal nedenlerine; dava konusu 127 ada 54 parsel sayılı taşınmazdaki daireye isabet eden pay ile ilgili olarak yapılan alım ve temlikler hakkında da "inançlı işlem" hukuksal nedenine dayanıldığı anlaşılmaktadır....Hal böyle olunca; yukarıda değinilen ilkeler çerçevesinde gerekli araştırmanın yapılması, taraf delillerinin toplanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı nitelendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir.’’ gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde iddianın kesin delil ile kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
… KARAR:
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Yargıtay
1.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/ 15014
Karar: 2020 / 741
Karar Tarihi: 10.02.2020
Davacılar, mirasbırakanları ...'nun 538 ve 2694 parsel sayılı taşınmazlarını gelini olan...e temlik ettiğini, işlemin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile mirasçılar adına payları oranında tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar, mirasbırakanları 1915 doğumlu ...in tapusuz taşınmazların zilyetliğini çocukları ile birlikte kazandığı para ile 1950 yılında aldığını, kök murisin taşınmazları ihtiyacı nedeniyle sattığını ve bedelini tedavi giderleri için kullandığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
… KARAR:
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
Yargıtay
1.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/ 15495
Karar: 2020 / 616
Karar Tarihi: 05.02.2020
Davacılar, mirasbırakan ...'a ait 19 parseldeki 2 nolu bağımsız bölümün, ...27. noterliğince düzenlenen 05.08.2003 tarihli vekaletnameye istinaden dava dışı vekili ...tarafından 22.08.2003 tarihinde satış suretiyle mirasbırakanın kızkardeşi olan davalı ...'e devredildiğini, satış bedelinin ödenmediğini, vekilin vekalet görevini kötüye kullanarak davalı ile el ve işbirliği içinde işlemi gerçekleştirdiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece; "...çekişmeye konu taşınmazın miras bırakan ile davalıya babalarından kaldığı, pay temlikleri sonucu tamamının muris adına tescil edildiği, evrak arasına sunulan tapu kayıtlarından miras bırakan ile davalının çok sayıda taşınmazlarının bulunduğu ve varlıklı kişiler oldukları, davalının vekil ile işbirliği içerisinde hareket ederek bedelsiz olarak taşınmazın devrini sağlamaya, ekonomik yönden ihtiyacının olmadığı, öte yandan, işlemi gerçekleştiren vekil ...'un tanık sıfatıyla alınan beyanında; miras bırakanın, babadan kalan bu yerin ölümü halinde kardeşine kalmasını istediğini belirterek kendisini vekil tayin ettiğini, devirden sonra davalının, yanında lastikle bağlanmış yüklü bir parayı murise verdiğini ifade ettiği, eksiğin tamamlanması yoluyla getirtilen kayıtlardan da; davalının 07.11.2012 tarihinde,... 4527 ada 1 parselde bulunan kat irtifakı kurulu 17 nolu meskenini davacı H.'a, 18 nolu meskeni de davacı ...ye aktardığının ve yaşı küçük olan davacı ... adına işleme velayeten annesi ...'nun katıldığının görüldüğü, diğer taraftan aylık 2.250 - 2750.-TL olan miras bırakanın kira bedellerinin 09.01.2008 – 06.04.2009 tarihleri arasında davalının hesabından ödendiğinin banka kayıtları ile sabit olduğu hususları birlikte değerlendirildiğinde; temlikin iradi olduğu, vekalet görevinin kötüye kullanılmadığı sonucuna varılmaktadır. Hâl böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerektiği.." gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
… KARAR:
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,